İslâm’a göre evliliğin temel sebepleri vardır. Nefsi korumak
ve nesli devam ettirmek evliliğin en önemli iki gâyesidir. Aynı zamanda
evliliğin en önemli gâyelerinden biri de, imânlı, bilinçli bir neslin
yetiştirilmesi ve İslâm ümmetinin sayısının çoğaltılmasıdır. Kadın ile erkek;
oyun, eğlence, ve zevklerini tatmin için bir araya gelmemiştir. Bir araya
gelişlerinin asıl nedeni sağlam bir toplum ce hayırlı evlatlar yetiştirmek
içindir. Çocuk yetiştirme de ise babadan çok anneye iş düşer. Annenin,
çocuklarını İslâm ahlâkı ve bu ahlâkın temelleri üzerinde büyütüp terbiye
etmeyi hedeflemesi gerekir. Ama maalesef günümüzün en büyük sorunlarından biri
ise, iyi bir nesil yetişemediği için, evlatlarını İslâm ahlâkına göre çocuk yetiştiren
anneler de günümüzde maalesef zor bulunuyor. Çünkü büyük misyoner
faaliyetlerinden biri de annelerin yoldan çıkarılmasıdır. Yeni yetişen bir
çocuğa aşıyı ilk yapan annedir, bu duruma göre anneler bozulmadıkça nesil de
bozulmaz. İslâm, ilim tahsilini her
Müslümana farz kılmıştır. İslâm hiçbir zamanda kadının öğrenimine mâni
olmamıştır. Ama ilim tahsili olmayan bir anne hangi üniversiteyi bitirirse
bitirsin, çocuklarını İslâm ahlâkına göre yetiştiremez. İslâm âleminde, fesadın
yayılması ve insanların İslâm’dan bir haber yetişmesi için her şeyden evvel
kadının yoldan çıkarılması gerekmektedir. Maalesef bu da oldu. Okullarda ve
üniversitelerde, nesil yetiştiremeyecek bir sürü genç kız ve erkekten oluşan
yepyeni bir nesil yetiştirildi. Öğrenim görmüş ama İslâm’dan bir haber olan
kadın, bundan sonra yetiştireceği çocuklarının kalbine İslâm akidesinin
tohumunu ekmeyi ve çocuklarını İslâm âhlakına göre yetiştirmeyi hiçbir zaman beceremeyecektir.
Bu hususta Rasulullah’ın bir hadisini hatırlamakta fayda var: Kadın, dört şeyi için nikah edilir; malı, soyu, güzelliği ve
dini; sen dindar olanını seç ki, evin bereket bulsun." (Buhari)
Ümmetimiz,
evlâtlarını İslâm âhlakına göre yetiştirecek anne ve babalara muhtaç
durumdadır. Bu durumda anne ve babaların üzerine evlâtları için büyük
sorumluluk düşmekte, çocuklarını İslâm terbiyesine göre yetiştirmeyi hedeflemek
durumundalardır.
Hem
kendi neslimiz için hem de İslâm ümmeti için Kur’ân’da geçen bu iki duâyı
sürekli okumak mecburiyetindeyiz: “Rabbim!
Neslimden çoğunu namazı devamlı olarak gereğince kılan kullarından eyle.
Rabbimiz! Duamı kabul buyur!” (İbrahim-40)
(Ve o kullar): Rabbimiz! Bize
gözümüzü aydınlatacak eşler ve zürriyetler bağışla ve bizi takvâ sahiplerine
önder kıl! Derler. Âmin..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder